Eğitim Felsefemiz

  • Çocukların öğrenme gereksinimleri karşılanırken en önemli noktası yine çocuğun kendisidir. Düş Bahçesi Anaokulu‘nda çocukların psikomotor becerileri, sosyal-duygusal gelişimleri ve öz bakım becerilerindeki ilerleme ön planda tutulur. Eğitim programımız bilişsel ve dil gelişimlerini de destekler.
  • Her çocuğun gelişimi süreklidir ve bireysel farklılıklar gösterir. Bu bilinçle her bir öğrenciye portfolyo çalışmaları uyguluyoruz. Onları düzenli olarak gözlemliyoruz.
  • Çocuklar için oyun en değerli keşif aracıdır. Çocuklar, bir üst sınıfa, gelecekteki eğitimine ve gerçek hayata oyunlar oynayarak hazırlanırlar. Bizim eğitimimizin odak noktası da budur.
  • Çocuk sosyalleşirken ve eğlenirken öğrenir. Öğrenmeyi destekleyici her türlü sosyal aktivite bilgiyi kalıcı hale getirmekle kalmaz çocuğun yaratıcılığına da önemli derecede katkıda bulunur. Biz Düş Bahçesi Anaokulu olarak bunun bilinciyle hareket ediyor, bu yöndeki çalışmalarımızı her daim sürdürüyoruz.
  • Dil, tüm zihinsel süreçlerimizle ayrılmaz bir şekilde iç içe geçmiştir. Düşünmek, hatırlamak, kavramak, dikkatini yöneltmek, algılamak vb. tüm zihinsel faaliyetlerde dil vardır. Dil ve zihin birbirine paralel gelişmektedir. Bu nedenle çocuğun dil gelişimi onun tüm zihinsel gelişimini desteklemektedir. Biz Düş Bahçesi Anaokulu olarak çocuklarımıza haftanın 5 günü kalitesi kanıtlanmış yöntemler kullanarak ve yine verdiği eğitimin kalitesini başka anaokullarında göstermiş tecrübeli öğretmenimizle ingilizce öğretmeyi amaç edindik. Çocuklarımız ingilizceyi oyunlar, müzikler, resimler ve hikayeler eşliğinde doğal bir biçimde öğreniyorlar.

Okulumuzda uyguladığımız eğitim yaklaşımları

Montessori

Çocuklara araştırma, deneme, hata yapma-hatalarını düzeltme şansı tanıyan ve anaokullarında kullanılan bir eğitim yaklaşımıdır. Maria Montessori‘nin şu sözleri bu yaklaşımı çok olgun bir dille özetliyor.

 

“Tek başıma yapabilmem için bana yardım et ve nasıl yapıldığını bana göster. Bunu benim için yapma. Kendim yapabilirim ve yapmak isterim. Bana nasıl yapacağımı öğretirken sabret. Bu belki uzun sürebilir. Ve belki daha uzun zamana ihtiyacım var. Fakat bilmelisin ki birkaç deneme ile yapacağım şeyi başarmak isterim. Hata yapabilme ihtimalim olduğunu da düşünmelisin. Ama unutma ki ben sadece bu hatalarla gerçek manada bir şeyler öğrenebilirim.”

Maria Montessori

High Scope

High-Scope Yaklaşımı (Planla-Yap-Değerlendir), 1962 yılında ABD’de David P.Weikart ve meslektaşları tarafından geliştirilen, bugün dünyanın bir çok ülkesinde ve anaokullarında uygulanmakta olan bir okul öncesi eğitim yaklaşımıdır.

High-Scope sisteminde, çocukların kendi tercihlerini yapmalarına, karar alma becerilerinin geliştirilmesine, sorumluluk almayı öğrenmelerini, öz disiplin, özgüven ve yeteneklerinin geliştirilmesine destek verilir. Küçük bir çocuğun bile, farklı durumları başkalarından değil, kendi deneyimleri sonucunda öğrenebileceği kabul edilir. Bu planlı sistematik yaklaşım içinde çocuğun geniş özgürlükleri vardır.

Scamper

Scamper yaklaşımı, ingilizce Substitute, Combine, Adapt, Modify/Magnify, Purpose, Eliminate/Minify, Rearrange/Reverse sözcüklerinin baş harflerinden doğmuş ve anaokullarında ve okul öncesi eğitimde kullanılan bir yaklaşımdır.

Creatif düşünmenin geliştirilmesinde ve uygulanmasında kullanılan, çocuklar için eğlendirici olması bir yana zekayı geliştirmesi açısından da son derece önemli bir yere sahip olan kavram ve yaklaşımdır. Özgün düşünmeyi odak noktası olarak belirleyen bu yaklaşımın anaokulu çocuklarının zeka ve mental gelişimlerini olumlu yönde etkilediği bilinen bir gerçektir.

WhatsApp chat